"ben bir tuşa basayım herşey kendiliğinden olsun" mantığı benim çok sık karşılaştığım, ve her defasında sabrımın sınırlarını sınayan bir yaklaşım. İnsanlar Bilgisayarların rahatlığına o kadar alışıyorlar ki, her şeyin programlar ile yapılabileceğini hatta makroların bile yeterli olduğunu düşünüyorlar.
Doğru, bilgisayarlar(yazılımlar) zeka ve öğrenme bakımından halen zayıf olsalar da birçok şeyi yaptırabiliyoruz. Ancak bunlar genelde sürekli tekrarlayan ve farklı durumların oluşmadığı, yani yapay zeka ve öğrenme yeteneğine ihtiyaç duyulmayan çalışma alanları oluyor (Aslında Emre bu konuda daha çok bilgiye sahip. Belki yapay zeka konusunu da işleyebiliriz günlüğümüzde Onunla).
Bu durum tabiki insanların pek de umrunda değil; "ben tuşa basayımda o yapsın" diyeceklerdir hala. Sanki kodu yazan bizler değilmişiz gibi. Bilgisayar Etiğinin anlatıldığı dersler bize insanları işsiz bırakmak zorunda kalacağımızı da anlatırdı. Seçim yapmak gerekirdi bu tür durumlarda. Oysa şimdi bakıyorum, seçimi insanlar zaten yapıyor; kendi kendilerini işsiz bırakmak için yerlerini bir an önce bilgisayarlar alsın istiyorlar. Zaten bu olacak, hızlandırmak istemek, Nasreddin Hoca ve bindiği dalı kesmesine benziyor. Bu çelişkiyi Hocamıza anlatıp ders içeriğini değiştirmesini söylemek gerekiyor aslında; gereksiz yere üzülmüşüz :P
"Excel olmasaydı biz ne yapardık" gibi cümleler de bu mantığın sonuçlarından sayılabilir; değinmeden geçemedim. Bu çelişkiyi umarım çok geç farketmezler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder