Kompozisyon için öğeler

Bu bayram tatili boyunca sanırım benim yazılarımdan bıkacaksınız. Daha önce karşıma çıkıp ta paylaşmak istediğim şeyleri paylaşamadım, uzun zamandır zamansızlıktan dolayı internet üzerinde takip edemediğim bazı günlükleri, siteleri ve güncelleştirmelerini bayram tatili vesilesiyle inceleyebildim (netvibes kullanmama rağmen zamansızlıktan o günlüklerin, sitelerin feedlerindeki güncellemeleri kaçırıyordum). Güzel şeylerle karşılaştıkça sizinle paylaşamadan duramayacağım. Bu yazı çılgınlığımı mazur görün.

Gelelim bu yazının konusuna. Fırsat buldukça takip ettiğim ve güncellemelerini incelediğim ve size daha önce bağlantısını verdiğim (bütün sitedeki yazıları tek tek inceledim, yeni yazıları incelemem ancak bu tatili bulabildi) dps sitesinin günlüğünden iki parça yazıyı paylaşmam gerekiyor. Bu sitenin en çok sevdiğim yanı yazıları güzel fotoğraflarla daha açıklayıcı bir hale getirmesi.

Orada bahsettiği kompozisyon öğelerinin ben sadece adlarını yazacağım (hatta bu paranteze yazayım: örüntü, simetri, desen, alan derinliği, çizgiler-doğrular, çerçeveleme, perspektif, boşluk-uzay, denge, renk), sizin girip bağlantılardaki resimlerle beraber öğeleri anlamaya çalışmanız daha iyi olacaktır:

5 Elements of Composition in Photography

5 More Elements of Composition in Photography

Yazılardaki yorumlar da bu öğeleri arttırmak ve kompozisyon için yeni fikirler edinmek için faydalı oluyor, söylemeliyim.

JDBC Programlama için 5 Öneri

Java ile veritabanı erişimi için JDBC kullanmayı daha önce anlatmıştım. Bu anlatım yeni başlayanlar için bazı basit ve temel bilgileri içeriyordu. JDBC'yi artık sıklıkla kullandığınızı düşünelim, ve bir günlük yazısında karşılaştığım önemli önerileri paylaşalım:

1. Bağlantıları kapatın: Ne olursa olsun, hata ile karşılaşsanız bile sql bağlantılarını kapatın, kapatmayı unutmayın. Bu pratiği unuttuğunuzda programınızın hiç beklemediğiniz sorunlarla karşılaştığını görebilirsiniz. Elbette bu pratik yerine kullanılabilecek başka bir çözüm de bağlantı havuzu kullanımıdır. Böylece izin verilen bağlantı sayısını ve bunların kontrolünü sağlayabilirsiniz.

Kod Örneği:

Connection con;
try {
  con = …
} finally {
  try { if(con!=null) {con.close();}}
  catch (Exception e1) {}
}

2. Standart "Statement" yerine "PreparedStatement" kullanın: PreparedStatement kullanımı size bir çok avantaj sağlayacaktır (sağlıklı sorgular, düzenli girdi/çıktı şeklinde sorgular, başarım artışı). Bu yüzden sağlıklı bir şekilde PreparedStatement kullanmak gereklidir:

Örnek:
Statement statement = con.createStatement();
statement.executeQuery(“SELECT name FROM widgets WHERE type = ‘WidgetB’”);

Yerine:
final String widgetType = “WidgetB”;
Statement pStatement = con.prepareStatement(“SELECT name FROM widgets WHERE type = ?”);
pStatement.setString(1,widgetType);
pStatement.executeQuery();

3. Veritabanı platformu değişimlerine hazırlıklı olmak: Her zaman kullanıcıların isteği veya kendi kararınızla veritabanı değiştirebilirsiniz. Buna her zaman hazırlıklı olmanız gerekir. Yarın öbür gün MySQL kullandığınız bir program için PostgreSQL kullanmaya karar verebilirsiniz (Bkz: En sondaki yorumum)

4. Hiç bir zaman veritabanı sistemine özgü kütüphanedeki sınıfları kullanmayın: OracleCallableStatement cst = (OracleCallableStatement)conn.prepareCall şeklinde bir kullanım yaptığınızda bilin ki eğer Oracle'dan vazgeçmek zorunda kalırsanız kodu da aynı şekilde değiştirmeniz gerekecektir. Bu yüzden sadece JDBC tarafından sağlanan ve Java ile her zaman dağıtılan genel sınıfları kullanın.

5. Veritabanı stored procedure'leri kullanmayın: Yaşadığım özel sektör deneyimlerinden ve kişisel projelerimden yola çıkarak söyleyebilirim ki, en nefret ettiğim şey stored procedure kullanımıdır. Sizi veritabanı sistemine mahkum eder, değiştirmek zordur uzmanlık ister. Projenize özgü ve Java ile yapabileceğiniz hiç bir şeyi stored procedure ile yapmayın.

6. JSP içerisinde JDBC kodu kullanmayın: Bu herkesin bilmesi gereken bir şeydir. Dinamik web dosyalarınızın içerisine (PHP olsun, JDBC olsun) veritabanı sorgularını koymamak gerekir. Bunun için soyutlama yaparak başka sınıfları sorumlu tutup, işleri o sınıfta yapmanız makbul olan yoldur (Araştırınız: MVC, Üç katmanlı mimari, vb.).

Ek yorumum: Yukarıdaki zorluklardan bir kısmından kurtulmak istiyorsanız kalıcı katman kullanmaya çalışmalısınız. Başlangıç için

Açık Standartlar: İlkeler ve Pratik (Çeviri)

Açık Standartlar:İlkeler ve Pratik
Açık standart bir belirtimden daha fazlasıdır. Standartın ardındaki ilkeler ve standartın işletilmesi ve önerilmesindeki ilkeler o standartı açık yapan nedenlerdir.

İlkeler
Elde edilebilirlik (Availability): Açık standartların herkesin okuyabilmesi ve gerçekleştirebilmesi için elde edilebilirdir.

Son kullanıcının seçeneklerini arttırma: Açık standartlar gerçekleştirimler için adil, rekabete dayanan bir pazar yaratırlar. Müşteriyi (kullanıcıyı) belli bir marka veya grubun egemenliğine sokmazlar.

Telif hakkı yok: Açık standartlar herkesin gerçekleştirmesi için ücretsizdir, telif hakları yoktur. Standartlar kuruluşu tarafından verilen uygunluk sertifikası bir ücret gerektirebilir.

Ayrım yok: Açık standartlar ve standartları yöneten kuruluşlar bir gerçekleştiriciyi diğer gerçekleştiricilere göre sağlayıcının gerçekleştiriminin teknik standartlara uyması dışında bir nedenle tercih edemezler, kayıramazlar. Sertifikasyon kuruluşları düşük veya sıfır maliyetli gerçekleştirimlerin doğrulanması için bir yöntem sağladıkları gibi, gelişmiş sertifikasyon hizmetleri sunabilir.

Genişletme veya Alt Küme: Açık standartların gerçekleştirimleri genişletilebilir veya alt kümeler biçiminde önerilebilir. Ancak, sertifikasyon kuruluşları alt küme gerçekleştirimlerini sertifikalandırmayı reddedebilir, ve genişletmeler için gereksinimler koyabilir (Bkz: Yağmacı Pratikler).

Yağmacı Pratikler: Açık standartlar standartın kabul et ve genişlet (embrace-and-extend) biçimindeki tahriplere karşı standartı koruyan lisans şartları içerebilir. Standarta iliştirilmiş olan lisanslar genişletmelerin referans bilgisini yayınlamayı ve diğerlerinin genişletmelerle uyumlu yazılım yaratma, dağıtma ve satmasına yönelik lisans gerektirebilir. Bir açık standart genişletmeleri başka türlü yasaklamaz.

Pratik
Elde edilebilirlik: Açık standartlar herkesin okuması ve gerçekleştirmesi için elde edilebilir durumdadır. Bu nedenle
1.Standartın metni ve referans gerçekleştirimleri internet üzerinden ücretsiz olarak indirilebilir bir şekildedir. ,
2.Herhangi bir yazılım projesi standartın bir örneğini (kopyasını) herhangi bir zorlukla (mali, yasal) karşılaşmadan elde edebilmelidir. Maliyet bir üniversite ders kitabının maliyetini aşmamalıdır.
3.Standart belgelerine eklenmiş lisanslar, standartın gerçekleştirimini herhangi bir yazılım lisansı kullanarak üretmeyi kısıtlamamalıdır.
4.Yazılım referans platformlarını lisanslamanın en iyi pratiği (yöntemi) yazılım lisanslarının tüm türlerini, özgür yazılım olsun sahipli yazılım olsun, desteklemesidir. Ancak, yazılım referans platformları için uygun olabilecek lisans kısıtlamaları için “Yağmacı Pratikler” i tekrar incelemek gereklidir.

Son kullanıcının seçeneklerini arttırma: Açık standartlar, standartın gerçekleştirimleri için adil, rekabetçi bir pazar yaratırlar.Bu nedenle
1.Geniş çerçevede; özel sektör, akademi ve kamu projeleri olabilecek gerçekleştirimlere izin vermelidirler.
2.Çok pahalıdan, maliyetsiz üretime kadar geniş bir aralıkta ücretlendirme politikasına da izin vermelidir.

Telif hakkı yok: Açık standartlar, herkesin geliştirmesi ve gerçekleştirmesi için ücretsiz olmalıdır, telif hakkı veya ücret istememelidir. Uyumluluk sertifikası standart organizasyonu tarafından bir ücret karşılığı verilebilir. Bu yüzden;
1.Standart içerisindeki patentler telif hakkı istemeyen bir şekilde lisanslanmış olmalıdır ve herhangi bir ayrımcı şart içermemelidir.
2.Sertifika programları düşük veya sıfır maliyetli sertifikalandırma içermelidir, ancak yüksek maliyetli geliştirilmiş markalı programlar da içerebilir.

Ayrım yok: Açık standartlar ve standartları yöneten kuruluşlar bir gerçekleştiriciyi diğer gerçekleştiricilere göre sağlayıcının gerçekleştiriminin teknik standartlara uyması dışında bir nedenle tercih edemezler, kayıramazlar. Sertifikasyon kuruluşları düşük veya sıfır maliyetli gerçekleştirimlerin doğrulanması için bir yöntem sağladıkları gibi, gelişmiş sertifikasyon hizmetleri sunabilir. Bu nedenle,
1.Kendisini sertifikasyon markalandırması yöntemiyle kendisini desteklemek isteyen bir standart organizasyonu bir özel yöntem (“premium track”) sunduğu gibi düşük maliyetli veya maliyetsiz bir yöntemde sunmalıdır. Özel yöntem sağlayıcının gerçekleştirimini ve geliştirilmiş markalandırmasını doğrulamak için sağlayıcının tesislerinin dışında bir sertifikalandırma laboratuvarı sağlayacaktır. Sertifika işareti daha standart için yüksek oranda bir doğrulama ve finansal desteği gösterecektir. Düşük maliyetli veya maliyetsiz yöntem, sağlayıcı ve temel markanın kendi kendini sertifikalandırmasını kastetmektedir.

Genişletme veya Alt Küme: Açık standartların gerçekleştirimleri genişletilebilir veya alt kümeler biçiminde önerilebilir. Ancak, sertifikasyon kuruluşları alt küme gerçekleştirimlerini sertifikalandırmayı reddedebilir, ve genişletmeler için gereksinimler koyabilir (Bkz: Yağmacı Pratikler).

Yağmacı Pratikler: Açık standartlar standartın kabul et ve genişlet biçimindeki tahriplere karşı standartı koruyan lisans şartları içerebilir. Standarta iliştirilmiş olan lisanslar genişletmelerin referans bilgisini yayınlamayı ve diğerlerinin genişletmelerle uyumlu yazılım yaratma, dağıtma ve satmasına yönelik lisans gerektirebilir. Bir açık standart genişletmeleri başka türlü yasaklamaz.
1.Standart organizasyonu Sun Industry Standards Source License'a benzeyen bir antlaşmayı standart belgesine ve beraberindeki referans gerçekleştirime uygulamak isteyebilir. Sun antlaşması referans gerçekleştiriminin (asıl ticari gerçekleştirim değil) herhangi bir gerçekleştirimle beraber yayınlanmasını gerektirir. Bu yöntem, standart organizasyonunun yenilikçiliği boğmadan birlikte çalışabilirliği korumasına olanak sağlar.

Sözlük
Kabul et ve genişlet (embrace-and-extend): Pazardaki hakim durumdaki standart sağlayıcı bir firmanın kullanabildiği bir yağmacı pratiktir. Diğer sistemler (gerçekleştirimler) pazardaki büyük çoğunluğu oluşturan ve hakim durumdaki firmanın ürettiği sistemlerle uyumsuzluğa düşmüş olurlar. Hakim durumdaki firma patentleri veya telif hakkını kullanarak diğer firmaların yeni genişletmelerle uyumlu sistem gerçekleştirmelerini engellemeye başlar. Bu standart üzerinde bir tekel kilidi yaratmış olur. Kullanıcı böylece diğer kullanıcılarla uyumlu olabilmek için hakim sağlayıcının gerçekleştirimini kullanmaya zorlanmış olur.

Özgür yazılım: Bilgisayar yazılımı veya diğer ortam üreticilerinin özgürce kullanma, dağıtma ve değiştirme haklarını diğerlerine aktardığı bir paradigmadır. Bu, bu tür işler üzerinde herkese açık geniş bir işbirliğini doğurur. Özgür yazılım tarafından kullanılan lisanslama Açık Kaynak Tanımıyla uyumludur. Ancak Özgür Yazılım ve Açık Kaynak aynı şeyin iki farklı yüzüdür. Özgür yazılım promosyonu, yazılım kullanıcılarının sivil özgürlüklerinin üzerinde dururken, Açık kaynak promosyonu gücünü iktisadi faaliyet (“business”) içerisinde kullanıma yoğunlaştırmıştır.

Açık Kaynak: Özgür yazılıma benzer, ancak iktisadi faaliyette kullanıma odaklanmış, bilgisayar kullanıcısı veya geliştiricisinin sivil özgürlüklerine vurgusu azdır. Açık Kaynak Tanımı : http://www.opensource.org/docs/definition_plain.html Bruce Perens'in (bu yazının yazarı) bu konudaki görüşleri : http://perens.com/OSD.html 

Açık Standartlar: İlkeler ve Pratik, Açık Kaynak Tanımını ve Debian Sosyal Antlaşmasını da hazırlayan Bruce Perens tarafından hazırlanmıştır.

Metnin Aslı: Open Standards: Principles and Practice

Metin Yeğin

"Altın yerli kızların saçlarından yapılır" ve "El-Mahalla -Canım Ciğerim İşçi Kerim" isimleri size bir şey çağrıştırıyorsa Metin Yeğin ismini daha önce duymuşsunuz demektir. Dünyanın ezilen halklarını "amatör" bir kamerayla belgesel halinde anlatan bir yönetmen ve yazar. "Dünyanın Sokakları"ndan verdiği haberlerle ilgi alanımıza giriyor. Bir çok belgeseli İşçi Filmleri Festivali'nde yayınlanıyor.

Kübalı sanatçıların bildirisi

Bana gelen bir postayı paylaşıyorum :
"Kübalı sanatçılar 18 Eylül'de http://www.concubahoy.cult.cu sitesinde bir kampanya başlatarak dünyadaki tüm aydınları Küba ile dayanışmaya çağırdılar. Devrim tarihinin en büyük felaketiyle karşı karşıya olan ülke, hala süren ambargo koşulları altında, yıkılan evlerini, enerji altyapısını onarmaya, ağırlaşan gıda sorununu çözmeye çalışıyor. Kübalı aydınların bu kampanyasına kurumsal ve kişisel imzalarla katılarak destek verebilirsiniz. Maddi yardımda bulunmak isteyenler için de Küba hükümeti kısa süre önce bir çağrı yayınladı.

Kübalı sanatçıların bildirisi:

Gün Küba İle Birlik Olma Günüdür

Dünyanın Sanatçı ve Entelektüellerine Çağrı

Bizim ülkemizde bugün dramatik bir durum yaşamakta. Güçlü Ike ve Gustay kasırgaları, adadan geçişi esnasında, sadece sekiz günlük bir sürede, ülkenin gıda üretimine ve ulusal topraklarda bulunan, ekonominin temel direği sektörlerin tamamını vurdu. Can kayıpları asgari düzeyde olmasına rağmen, konutlar harabeye döndü, okullar ve kültürel kurumlar şok edici bir şekilde yıkıldı.

Bu trajik durum karşısında bile Amerika Birleşik Devletleri, bu ülkede yaşayan Kübalıların, adadaki ailelerini ziyaret etme ve yardım gönderme taleplerini, sert bir şekilde engellemeyi sürdürüyor. Küba, elektrik hatları ve konutların onarımı için gerekli malzemenin bu ülkeden satın alınmasına ve gıda ürünlerini tedarik edebilmemiz için Amerikan şirketlerine, bizim ülkemize ticari kredi açma izninin, en azından böyle bir dönemde verilmesini talep etti. Bu talebe karşılık Bush yönetimi, ekonomik ve finansal ambargo politikasını öne sürerek, bize komik bir yardım teklifinde bulundu. Bu cevap, içinde bulunduğumuz özel durumda öncekilerden daha ahlaksız ve daha fazla acımasız oldu.

Ülkemize yardım etmeye, bizim ile dayanışma eylemlerini yükseltmeye, Amerika'nın ülkemize uyguladığı cezai ablukayı acilen kaldırmasını talep etmeye, dünyanın her tarafındaki sanatçı ve entelektüelleri duyarlı olmaya çağırıyoruz.

http://www.concubahoy.cult.cu"

Bilgi Güvenliği Araclari

Merhabalar;

Bilgi Güvenliği işlerinde kullanılan neredeyse bütün araçları bulabileceğiniz bir adres paylaşmak istiyorum.

http://cryptoexperts.blogspot.com/

12 Eylül Filmleri


12 Eylül darbesini nasıl anlatabilir insan, nasıl anlatmalı? Yüzbinlerce gözaltıdan mı bahsetmeli kayıplardan, siyasi mültecilerden? Günümüze kadar uzanarak insana dört kolla sarılan o korkunç ahtapotu; işkenceler, cinayetler, idamlarla mı anlatmalı?
Kimisi ucundan da olsa anlatmak için sinemanın dilini kullanmayı seçmiş. Şimdiye kadar 12 Eylül'ü konu alan filmler aşağıdaki gibi listeleniyor; ancak daha söylenecek o kadar çok ağıt, hesaplaşılacak o kadar şey var ki bence henüz filmi çekilmedi. Ve o gün geldiğinde belki de en iyi 12 Eylül filmi insanların belleklerinde yaşayacak..

Sen Türkülerini Söyle-1986-Şerif Gören
Dikenli Yol-1986-Zeki Alasya
Prenses-1986-Sinan Çetin
Ses-1986-Zeki Ökten
Av Zamanı-1987-Erden Kıral
Kara Sevdalı Bulut-1987-Muammer Özer
Sis-1988-Zülfü Livaneli
Kimlik-1988-Melih Gülgen
Bütün Kapılar Kapalıydı-1989-Memduh Ün
Uçurtmayı Vurmasınlar-1989-Tunç Başaran
İkili Oyunlar-1989-İrfan Tözüm
Bekle Dedim Gölgeye-1990-Atıf Yılmaz
Uzlaşma-1991-Oğuzhan Tercan
Babam Askerde-1994-Handan İpekçi
80. Adım-1995-Tomris Giritlioğlu
Gülün Bittiği Yer-1998-İsmail Güneş
Eylül Fırtınası-1999-Atıf Yılmaz
Vizontele Tuuba-2004-Yılmaz Erdoğan
Babam ve Oğlum-2005-Çağan Irmak
Beynelmilel-2006-Sırrı SüreyyaÖnder-Muharrem Gülmez
Eve Dönüş-2006-Ömer Uğur
Zincirbozan-2007-Atıl İnanç
Fikret Bey-2007-Selma Köksal
O... Çocukları-2008-Murat Saraçoğlu


Kaynaklar:
vikipedi.org
divxforever.com
sinematurk.com

12 Eylül 1980


Daha önce yazmadığım bir konu 12 Eylül. Bir darbe ve ülkenin geleceğini ipotek altına alan bir yönetim biçiminin devreye girmesi. 12 Eylül yüzünden ülke ve halk çok şey kaybetti. "Ne unuturuz ne affederiz!" Yazacak o kadar çok şey var ki, ve bunu yazan, yazması gereken o kadar çok insan var ki!

Herkesi 13 Eylül 2008 Cumartesi günü İzmir'de yapılacak olan "Darbelere - Emek düşmanlığına karşı demokrasi mitingine" çağırmaktır yegane amacım. Her ne kadar içimde fırtınalar kopsa da bir şeyler yazmak için, bu kadardır yazacaklarım, yazabileceklerim.


Konferans sempozyum çalıştay panel seminer

Konferans, sempozyum, çalıştay, panel, seminer; bu kelimelerin anlamlarını, aralarındaki farkları detaylı olarak bilmiyordum, özetleme gereği duydum.

Konferans

Bilgilendirmek amacıyla uzman bir kişinin topluluk karşısında yaptığı konuşmaya denir. Bunun dışında uluslararası bir sorunun çözümlenmesi için yapılan toplantılara da konferans denmektedir. Burada konferansın birinci anlamı üzerinde durulacaktır. Konferansı veren kişiye konuşmacı veya konferansçı denir. Konuşmacı alanında uzman bir kişidir.

Sempozyum

Sempozyum kelimesi Fransızca'dan dilimize geçmiştir. Kelimenin kökeni Latincedir ve Yunanca Symposion kelimesinden gelmektedir. Birlikte içmek anlamına gelmektedir. Sempozyum belli bir konuda çeşitli konuşmacıların katılımıyla düzenlenen bilimsel ağırlıklı toplantı, bilgi şöleni demektir. Bir konu farklı konularda uzman kişiler tarafından ele alınır ve o konu tüm yönleriyle tartışılır. Sempozyum eğitim amaçlıdır. Sempozyumda davetli ve çağrılı konuşmacılar sempozyum konusunda sunum/anlatım yaparlar. Sempozyum katılımcıları sempozyum süresince ilgili konuda görüşlerini sorularını diğer katılımcılarla paylaşırlar. Sempozyumlar ulusal ve uluslararası düzeyde yapılmaktadır. Ulusal Sempozyumlar yurt içinden konuşmacılarla yapılır.

Seminer

Herhangi bir konuyla ilgili yapılan araştırma sonuçları hakkında bilgi vermek ve bu bilgiler üzerinde Tartışma amacıyla birkaç yetkilinin yönetimi altında düzenlenen toplantılara seminer denir. Üniversitelerde bir öğretim üyesinin denetimi altında genellikle yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin yaptıkları araştırmalarla ilgili rapor hazırlama; Tartışma biçiminde yönetilen grup çalışmaları da seminerdir. süresi konuya bağlı olarak değişen seminerler, genellikle akademik özellik taşırlar.

Çalıştay

Ön hazırlık yapmak üzere bir konuda bilim adamları ve uzmanların katıldığı inceleme ve değerlendirme toplantısıdır. Çalıştay önemli, hassas ve belirsiz konularda "kaliteli kararlar" alınabilmesi için katılımcı bir ortamda durum/konunun irdelenmesi, analiz edilmesi, fikirlerin sentezlenmesi için tasarlanmış bir grup çalışması yaklaşımıdır. Çalıştay yöntemi, doğru konuya uyarlanmış, özgün, detaylı ve iyi planlanmış bir grup çalışmasıdır. Bu nedenle de toplanan kişiler kısa süreler içinde
  • çok yoğun ve etkili çalışmakta,
  • etkili analiz ve sentezler yapabilmektedirler.

Çalıştay, amacı ve konusu iyi tespit edilmiş, katılımcıların konuya göre seçildiği, problem çözme sürecinde adım adım ilerlenen,özel analiz ve sentez tekniklerinin kullanıldığı ve bu tekniklerin etkin kullanımı için grubun ustalıkla yönlendirildiği bir analiz, değerlendirme, karar alma ve planlama sürecidir.

Bir çalıştayın üç temel aşaması vardır :
  • planlama,
  • uygulama,
  • ve raporlamadır.
Panel

Toplumu ilgilendiren bir konunun dinleyiciler önünde, sohbet havası içinde, uzmanları tarafından tartışıldığı konuşmalara panel denir. Açık oturum ile panel özellikleri yönüyle birbirlerine çok benzerler. Hatta bazı kitaplarda panel ile açık oturum aynı konuşma türü olarak verilir. arada sadece tarz farkı vardır. Panelden amaç bir konuda karara varmaktan ziyade sorunu çeşitli yönleriyle aydınlatmak, farklı görüşleri, farklı anlayışları ortaya koymaktır.

Panelde de bir başkan bulunur. konuşmacı sayısı 3 ile 6 arasında değişebilir. Konuşmacılar, uzmanı oldukları konunun ayrı birer yönünü ele alırlar. Konuşmalar, açık oturumda olduğu gibi başkanın verdiği sıraya ve süreye göre yapılır.

Kaynaklar
http://www.toplumdusmani.net
http://pembehaber.blogspot.com/
http://blog.onurpay.com

Katedral ve Pazar

Eric S. Raymond tarafından yazılmış olan ve ilk olarak internette paylaşılan Katedral ve Pazar denemesi EMO tarafından Türkçe bir kitap olarak yayınlandı. Açık kaynak dünyasında hacker kavramının, yazılım paylaşımının, katedral ve pazar kavramlarıyla açıklanan yazılım geliştirme yöntemlerinin anlatıldığı bu kitap ile ilgili bilgiye ve indirilebilir pdf sürümüne şu adresten ulaşabilirsiniz.

Özgür yazılıma kavram olarak ilgi duymaya başladığımda ilk okuduğum denemelerden biridir ve kavramları anlamam açısından faydası olmuştur. Elbette kavramsal birikimi tamamlamak için bu kitabın üstüne daha fazla kitap ve deneme okumak gerekecektir ama bu kitap iyi bir başlangıç oluşturacaktır.

Klonlanamayan İlk RFID Yongası

Bir sitedeki habere göre klonlanamayan ilk RFID yongası üretilmiş. Kullandığı "Fiziksel Klonlanamayan Fonksiyonlar - Physical Unclonable Functions (PUF)" teknolojisi elektronik DNA veya parmakizi teknolojisidir. Verayo'nun geliştirdiği bu teknoloji uygun maliyetli ve sahtekarlığı önleyecek çözümler sunuyor.

Kaynak ve Yorumlar

Bülbül Üzerine Bir Yazı

Neden her türkümüze girmiş bülbüller, peki şimdi nerdeler, nerelerde öterler? Belkide hiç bülbül görmemiş ve işitmemiş bir kuşağız. Bülbül ötüşünün güzelliği ile bilinen bir kuş. O dertli dertli öttükçe, aşıklarımız, ozanlarımız hayatın gerçeğini öten bülbülün sesinde aramışlar, bülbülü yar, yari bülbül olarak görmüşler.

Bilirem aşıksan güle

Gülün halından kim bile
Bizim bahçadaki güle
Dolaşıp söz atma bülbül

Bülbüllerin aslı mısan

Kafeslerde besli misen

Benim gibi yaslı mısan

Niçin giydin kara bülbül

Güle aşık olan, gül için gözyaşı döken, gurbete giden, ölen, terkeden, bu garip kuş bize aşkı, güzelliği ve temizliği türkülerle anlatır olmuş. Sanki bülbüllerin gidişiyle tüm güzellikler bir bir yok olmuş, bülbülün ötüşünü bile türkülerden hatırlar olmuşuz.

Usül erkan bilmez nadan elinden
Usül ağlar erkan ağlar yol ağlar

Bülbülün figanı gonca gülünden

Bülbül ağlar diken ağlar gül ağlar


Bülbüller bu toprakları terk ettikçe, ayılar türedi sanki. Bir bülbülün ötüşünden etkilenen insanlar kayboldu, hırsızlar, çalanlar çoğaldı. Bülbül üzerine ne zamandır türkü yazılmıyordur bilmiyorum. Ancak ne zaman bir türküde yeniden bülbüllerden söz edilecek, gerçek bir bülbül sesini ne zaman duyabileceğiz işte o zaman bir şeylerin değiştiği zamandır diye düşünüyorum.

Bahçede Bir Bülbül Ağlar
Gülün Elinden Elinden
Gazel Dökmüş Solmuş Bağlar

Yelin Elinden Elinden


Peki gülü bülbülünden, bülbülü gülden koparılmış, köpük partileri eşliğinde ayılaşmış ve kendini Avrupa ve Amerika'nın hayvanat bahçelerinde arayan bir toplum bu narin kuşu ne zaman hatırlar ?

Yürürken mütevazi bir dükkanın önünden geçiyorum. Tonton bir amca bir elinde sigarası diğerinde çayı ile dükkanın önünde oturuyor. İçeride radyo açık, amcanın sesi ile radyonun sesi karışmış; aynı türküyü mırıldanıyorlar birlikte:

"Konma bülbül konma nergis dalına
Öldürürler aman bir yar yolunaaaaaaaaa
"

Bülbülle gül ayrı olsa da, bu türkü söylendiği sürece bülbülün bir gün geri döneceğini biliyorum. O günü biz görür müyüz? Zor...

"Ölürsem o günden yani bülbüller gelmezden önce, öyle gibi de görünüyor... Anadolu'da bir köy mezarlığına gömün beni, ve tepemde bir nergis dalı, öten bir bülbül de olursa........"

E-Bergi

ODTÜ Bilgisayar Topluluğu tarafından aylık olarak hazırlanan e-bergi içeriğiyle her bilgisayar ile ilgilenen insanların takip etmesi gereken bir dergi. Nisan 2007'den beri aylık olarak her sayının arşivine de web sitesinden ulaşabilirsiniz. Ayrıca Ağustos ayında aylık programlama sorusu sayfasına başlamışlar. ODTÜ programlama yarışmasındaki sorulara benzeyen algoritma sorularını takip edip çözmek programlama ve algoritma yeteneklerinin gelişmesi açısından faydalı olacaktır.