Dünya hali

Traktörlerle türkülerin geçtiği, seher aydınlığında taze insan ve yanık benzin kokusunun insanın ciğerlerini deştiği bir anadolu köyünde, dal gibi bir kadın eşini terk edip sevgilisiyle kaçmayı planlar. Gece yattıklarında kocasının uyumasını bekler, uyuduğundan emin oluncada ayakkabılarını giyip pencereden atlar. Bahçede kendisini bekleyen sevgilisiyle arkalarına bakmadan bir canavardan kaçar gibi koşmaya başlarlar. Saatler sonra nefes almak için durduklarında kadın yola çıktığından beri ayağına batmakta olan şeyin ne olduğunu öğrenmek için ayakkabısını çıkarır ve içerisindeki bir tomar parayı görür. Kocası, terkedileceğini anlamış ve bütün parasını uzaklarda zor durumda kalmasın diye eşinin ayakkabısının içine koymuştur.

Bu adam Aşık Veysel'dir. Başka kim olabilirdi zaten...