Bilgisayar alanından hareketle yaşamla ilgili her şeyi paylaşmaya çalışan arkadaşların oluşturduğu kollektif bir günlüktür.
Koşalım
Nike'ın düzenlediği bir koşu olacak bu tarihte. Nike düzenliyor ama katılım ücretini bağış olarak başka kurumlara aktarıyor. Birçok ülkede insanlar koşacak o gün. Bende bu olayda bulunmak istedim, birde köprüyü yürüyerek geçmek güzel olabilir, köprüyü geçene kadar devam ederim mutlaka. Sonuna kadar koşabilecek gibi hissetmezsem akbilim cebimde, sorun yok :)
Koşuya katılmak için detaylı bilgiyi burada bulabilirsiniz. http://nikeplus.nike.com/nikeplus/humanrace
Herhangi bir nike mağazasından (kayıt işlemini de orada yapabilirsiniz) koşu için gerekli forma, bileklik v.s. alabilirsiniz. Sizde katılın hep beraber koşalım.
MetallicA
Sonraları ilgi ve merak sonucu dinlenen şarkıların sayısı arttı, müzik biraz daha sertleşti ve akabinde Iron Maiden ve bu müzik türüne yön veren diğer gruplarla tanıştım. Ve bir süre sonra eskiden beğenerek dinlediğim o müziklerin ne kadar yavan ve basit geldiğini gördüm.
O günlerden bu günlere çok zaman geçti. Rock ve metal türünde pek çok grubu tanıdım ve takip ettim ama ilk göz ağrısı Metallica'nın yeri hep ayrıydı. Bu yüzden 1993'deki konserlerinde ortaokula başlamış yeni bir çocuk, 1999'da G.Antep'de ÖSS'ye kendini kaptırmış bir genç olan ben, geçtiğimiz Pazar günü gerçekleşen konseri kaçıramazdım, kaçırmadım da:
Saha içi bilet: 85 YTL
Stada girme mücadelesi: 2 saat
Bir bardak su: 2 YTL
250 ml Efes Bira: 5 YTL
Metallica'nın canlı performansı: Paha biçilemez...
Uçurtma
6 aydır meskenim Istanbul, ama ancak gidebildim adalardan birine. Heybeliada'ya gittik bu haftasonu; küçük planlar yapmıştık, hepsini uyguladık.
Önceden öğrendiğimize göre deniz otobüsü 40 dk, vapur ise 80 dk da varıyormuş. Kabataştan deniz otobüsüne binmek için www.ido.com.tr 'den yararlandık, deniz otobüsü saatine göre 20 dk önceden oradaydık. Ama deniz otobüsü dolmuştu, 400 kişi alıyormuş, ayakta yolcu almıyormuş. Bir sonraki 2 saat sonra!!
Hemen yanda vapur iskelesi de vardı. Ve vapur için 40 dk beklememiz gerekiyordu, 40 dk da yolda kaybedecektik. Yinede bu hazırlık boşa gitsin istemedik ve vapura razı olduk. Vapur ücreti yaklaşık 1.9 ytl. ve dolmuş gibi, ayakta giden insanlarla birlikte kapasitesini iyice zorluyordu.
Bir güzel olay, vapurda satış yapan insanlardan biri birden bire bağıra çağıra birşeyler tanıtmaya başladı; plastikten yapılmış 5 cm lik boru tarzında bir limon sıkacağı, 2 tanesi 1 ytl :). İşe yarar mı bilmiyorum ama adam o kadar başarılıydı ki, kendimi Kemal Sunal veya Şener Şen'i izliyor gibi hissettim. İşimize yaramasa da, bizde dahil, 3-5 tane alanlar oldu.
80 dakika sonra adaya vardık. Elimizde birkaç ay önceden aldığımız uçurtmamız, bisiklet kiralayacak bir yer aramaya başladık. Yalnız bir yer vardı, ve bisikletler kötüydü. Başka yer göremediğimiz için bu ilk görüdğümüz yerden kiraladık. Sahil caddesinde bisiklet sürülmüyormuş, yanımızda bisikletler yürümeye başladık; 1,2,3.. bir sürü bisikletçi ve kiralar daha ucuzmuş. Tecrübe oldu diye avunalım; "İlk gördüğün yerden , hem de döküntü, bisiklet kiralama".
Bisikletleri sürecek yer vardı vapurdan bakınca, ama 500 m sonra tam ağaçlıklara gelmişken hoopp dediler, giriş ücretli. WC, plaj v.s. herşey ücretli. Ona göre parasız gitmeyin. Orası da İstanbul gibi, herşey para; çok farkı yok.
Girdik, bisikletimizi sürmeye başladık; izmirdeki sağlam, atak, şimşek gibi bisikletlerimizi andık, ne güzelmiş onlar meğer. Boş bir alan aramaya başladık her an elimde kalacak hissiyle sürdüğümüz, sürerken kapı gıcırtısı sesleri çıkaran kiralık bisikletlerimizle; uçurtma uçurmamız gerekiyordu...
Çoçukken birkaç defa uçurmuştuk ama kendimiz değil büyüklerimiz yükseltmişti hep, bize birkaç dakika ipi tutmak düşüyordu sadece. Bir alan bulduk, rüzgar azdı, ama uçurtmamız iyiydi; çin yapımı, herşeyi hazır 3 liralık bir uçurtma. Saatlerce uğraşıp kamıştan yapılan, elimize illaki kıymık batan o günleri aratıyordu tabi ama, bizim ne malzememiz vardı ne vaktimiz. Düzen bunu gerektiriyordu zaten; Çinli yapacak, Batılı satacak, bizim gibilerde atalarından kalanlarıda satıp uçurtma uçuracak.
Etkileyici Portre Fotoğrafları için İpuçları
Portre fotoğrafı çekmek başlı başına bir iştir. Etkileyici fotoğraflar çekmek için bazı noktalara dikkat etmek gerekiyor. Fotoğrafçılığa bir şekilde bulaşmış, ilgisi olan insanlar mutlaka portre (gerçek anlamıyla olmasa bile) çekimleri yapmaya çalışmıştır.Aşağıda bağlantısını verdiğim iki yazıdaki dikkat edilmesi gerekenlerle çok daha iyi portre fotoğrafları çekilebilir.
10 Ways to Take Stunning Portraits
10 More Tips for Stunning Portrait Photography
Bu yazıların kaynağı olan Digital Photography School sayfası da incelenmeye değer konular içeriyor. Bilginize.
Biterken Grup Patika -Saqêlengê çalıyordu. Grup Patika'yı da tavsiye ederim :)
Bilgisayar mühendisleri ve emeğin karşılığı
İşverenlerin ücret politikaları genellikle düşük maaş ve belirsiz iş tanımları ile Bilgisayar Mühendisini birkaç yıl bağlayacak sözleşmeler ile karşımıza çıkıyor. Yeni mezun bir mühendis, yol gösterecek biri yoksa, mesleğinin ilk yıllarında düşük ücretler ile yada ücretsiz çalışıyor.
İş başvurularında ve işe girerken bir mühendisin kendi emeğinin karşılığını belirlemesi gerekir. Bu değerlendirmeyi doğru yapabilmek için bir çok etkeni gözönünde bulundurmak gerekir ki bunları bilgi toplama, hesaplama ve değerlendirme aşamaları olarak tanımlayabiliriz. Bugün Bilgisayar Mühendisleri kendi mesleğine sahip çıkamadığı için aşağıda belirleyeceğimiz çalışma koşulları ancak bilgi olarak kalacak, belki iş seçiminde yardımcı olacak; ancak asıl belirleyici yine işveren olacaktır.
Kendi ücretinizi belirlemek için bilgi toplamak ile başlamak doğru olacaktır.
● Mezun olunan üniversite
● Yapılacak iş
● Başvurulan işin gereklilikleri ile Mühendisin iyi bildiği/uzman olduğu alanların örtüşmesi
● Başvurulan pozisyonun iş yükü, fazla mesai oranı
● Çalışılacak şehir
● Staj yeri ve çalışma konusu
Deneyimli mühendisler ek olarak şu verileri de hesaplarında bulundurmalıdır:
● Yüksek lisans (Bazı kurumlar için sadece artı değerdir, maaşa katkısı bulunmaz)
● Önceki iş deneyimi süresi
● Önceki iş deneyimi alanı
● Önceki işyerinde çalışılan ekibin ve projenin büyüklüğü
● Önceki işyerinde aldığı maaş
● Önceki işyerinde ünvanı
Kendinize ait bilgileri topladıktan sonra, elinizdeki internet, arkadaşlar, tanıdıklar v.b. gibi kaynaklardan faydalanarak ortalama ücretler, firmalar ve çalışma koşulları ve alanları hakkında bilgiler toplamaya çalışın. Meslek odaları bu tür bilgileri almak için çok iyi fırsatlar sunarlar; sizden deneyimli, size yol gösterebilecek meslektaşları buralarda bulabilirsiniz.
Bu kaynağa göre Ücret aralıklarını üç büyük şehir için YTL olarak özetleyecek olursak:
İş Tanımı: Yazılım Mühendisi
En düşük Ortalama En yüksek
Istanbul - 62,033 78,325 101,713
Izmir - 53,331 67,337 87,444
Ankara - 53,331 67,337 87,444
Ancak bu ücretler yeni mezun Bilgisayar Mühendislerine doğrudan yardımcı olmayacaktır. Bugünkü koşullarda iyi bir üniversiteden mezun olmuş olsa da 1000 YTL aylık maaş ile işe başlayan meslektaşlarımız olduğunu biliyoruz.
Firmalar hakkında bilgi toplamak için ise öncelikle kendi sitelerine girin, sonra dışarıdan nasıl biliniyorlar öğrenmek için nasil1firma[2] ve sözlük[3] gibi sitelerden yararlanın.
Yeterli yada mümkün olan bilgiyi elde ettikten sonra hesaplama aşamasına geçebiliriz. Hesaplama yaparken kendinize verceğiniz puanları kullanırsınız ancak bu puanlama görece bir aşamadır, sizin için izmir'de çalışmak 3 puan olabilir, ama karşılığında daha düşük ücret alacağınızı bilmeniz gerekir.
Emeğinizin değerini belirledikten sonra, değerlendirme yapabilirsiniz. Değerlendirmelere yaşamak istediğiniz şehir, çalışmak istediğiniz sektör, içinde bulunacağınız ekibin büyüklüğü, yeni işyerinin size kazandıracakları gibi daha soyut kriterleri de katarak başvurularınızı ve talep edeceğiniz ücreti buna göre şekillendirin. Kişisel kriterlerinizi belirlerken ek kaynak olarak "Doç. Dr. Göktürk Üçoluk[4]"un yazısını okumanızı önerebilirim. Önce siz kendinizi tartın; ne bildiğinizi, ne istediğinizi iyi bilin; "ne iş olsa yaparım" düşüncesi güzensizlik yaratacaktır.
Tüm bunlardan sonra son aşamaya gelirsiniz; son aşama "pazarlık", bu itici kelime kimi iş bilmezlerin hakettiğinden çok daha fazlasını, kimi gizli dehanın da hiçbirşey alamamasına neden olacak kadar güçlüdür. Ve biz ne yazıkki pazarlık yapmak zorundayız, "emeğin pazarlığı" nı.
Kaynaklar:
[1] http://www.salaryexpert.com
[2] http://www.nasil1firma.com/
[3] http://sozluk.sourtimes.org/
[4] http://e-bergi.com/2008/Nisan/Bilgisayar-Muhendisligi
Dünya hali
Bu adam Aşık Veysel'dir. Başka kim olabilirdi zaten...
Veritabanı Bağlantılarında Oledb Metodları
.Net ortamında uygulama geliştirirken veritabanı erişimi, prosedür ve fonksiyon çağrımları için Oledb metodlarından faydalanıyoruz. NHibernate benzeri Kalıcı katmalara geçiş yapamadıysanız, bu metodları doğrudan kod içinde yada bizdeki gibi altyapınıza gömerek kullanmanız gerekecektir.
Qledb veri erişim ve prosedür/fonksiyon çağrımlarını yaparken kullandığımız metodları özetlersek[1]:
ExecuteNonQuery Satır Döndürmeyen bir komutu çalıştırır
ExecuteDataset Dataset olarak satırlar döndürür
ExecuteReader SqlDataReader olarak satırlar döndürür
ExecuteScalar Bir nesne olarak tek bir değer döndürür
ExecuteXmlReader XmlReader içinde bir Xml döndürür
FillDataset Gönderilen parametrelere göre Dataset'i doldurur
UpdateDataset Verilen update,insert,delete komutlarına göre DataSet in satırında değişiklik yapar
CreateCommand Verilen Stored Procedure ve Parametrelere göre Command nesnesi yaratır
ExecuteNonQueryTypedParams Herhangi bir satır döndürmeyen bir komutu çalıştırır
ExecuteDatasetTypedParams DataRow'un sütun değerlerini parametre olarak kullanıp DataSet döndüren bir komut işletir.
ExecuteReaderTypedParams DataRow'un sütun değerlerini parametre olarak kullanıp SqlDataReader döndüren bir komut işletir.
ExecuteScalarTypedParams DataRow'un sütun değerlerini parametre olarak kullanıp nesnenin değerini döndüren bir komut işletir.
ExecuteXmlReaderTypedParams XMLReader içersinde DataRow'un sütun değerlerini parametre olarak kullanan bir XML döndüren bir komut işletir
İhtiyacımız olduğunda en uygun olanını seçebilmek için bu metodların aklımızda olması iyi olacaktır. Böylece verimliliği de arttırmış oluruz.
Bazı hallerde değişse de(*) genelleyecek olursak, en çok kullanılan metodlar ve kullanıldıkları durumlar şöyle:
Birden çok kayıt döndürecek SELECT cümleleri ve bunları içeren prosedür/fonksiyon lar için; örneğin sürekli değişmeyen ve/veya büyük veri kümeleri ile çalışmamız gerekiyorsa "ExecuteDataset", anlık ve küçük verilere ihtiyacımız varsa "ExecuteReader" kullanabiliriz.
Tek kayıt döndürecek SELECT cümleleri ve bunları içeren prosedür/fonksiyon lar için ExecuteScalar tercih edilir.
INSERT/UPDATE/DELETE yapacak işlemler için ExecuteNonQuery kullanılır.
Hazır altyapıları kullanan yada kendi altyapısını geliştirmiş ekiplerde bu seviyedeki bağlantı metodları genellikle Veritabanı bağlantısı için hazırlanmış sınıflar içine gömülmüş oluyor. Geliştiriciye düşen bir veritabanı nesnesi yaratıp, bağlan/çalıştır gibi metodları çağırmak oluyor.
İş hayatına yeni başlayan biri için bu tür ekiplerde işe başlamak, getirdiği avantajlar çok olsa da, işin altyapısını öğrenmeyi zorlaştırıyor. Bize sunulan çerçevenin dışına taşmaya uğraşmalıyız.
*UPDATE cümlesinin kaç kaydı etkilediğini döndürmek gerektiğinde.
Kaynaklar:
[1]http://www.aspnedir.com/Article/DisplayArticle.aspx?ID=642
2 Temmuz 1993
"vurun ulan,
vurun,
ben kolay ölmem.
ocakta küllenmiş közüm,
karnımda sözüm var
haldan bilene."
Ahmed Arif - 33 Kurşun