Bitirme tezimin çekirdeğindeki elektronik bir zımbırtıdır. Her yerde kullanılabilirler, insanın deri altına bile yerleştirilen türleri var. Teknik olarak anlatmak gerekirse:
RFID, Radio Frequency Identification sözcüklerinin kısaltmasından oluşur. RFID tag sınırlı kapasitede belleğe sahip, taşınabilen bir modüldür. Bu modül bir kibrit çöpü boyutunda, kredi kartı ebatlarında veya 20 x 200 mm silindirik olabilir. RFID tag terimi yerine bazı yerlerde transponder deyimini de kullanır.
IEEE tarafından 1997 yılında 2 Mbps ve ardından 1999 yılında 11 Mbps hızlarındaki standartları ortaya konulan RFID sistemi başlıca şu üç bileşenden oluşmaktadır : “tag” (transponder), okuyucu (reader/interrogator) ve yazılım/uygulama (software/application).
RF sistemler, taşınabilir bilgisayar terminalleri ile ana bilgisayar arasında veri iletiminde radyo dalgalarını kullanırlar. Radyo frekanslı kimliklendirme, bir kişi veya nesneyi genellikle 125 KHz(lf) veya 13.56 MHz (hf) 800-900 MHz (UHF) ve 2.45GHz frekansında radyo dalgaları kullanılarak tanımlanmasıdır. Günümüzde en sık kullanılan ve pazar tarafından en çok talep edilen frekans 13.56MHz dir. Son yıllarda RFID teknolojisi sağladığı kullanım kolaylıkları ,ürün takip kesinliği,üretim ve stoklama bantlarında sağladığı kesinlik ve performans sebebiyle çok yaygın hale gelmiştir.
RFID tagların belleklerindeki bilgiyi okumak, yazmak veya değiştirmek için özel okuyucu modüller kullanılır. Bu modüllere anten bağlanır ve antenin büyüklük ve şekline göre okuyucunun tagı okuyabileceği kapsama alanı oluşturulur.
RFID tagların bazı modelleri içindeki bilgiyi koruyabilmek için pil kullanır. Bu tip taglara aktif tag denir. Aktif taglar okuma menzili bakımından pasif taglardan (içinde pil bulunmayan) daha verimli olmasına rağmen pil bitme riski ve fiyat yüksekliği bakımından fazla tercih edilmezler. Pasif taglar okuyucudan yayınlanan radyo frekansı ile kendisini enerjiler, okuyucudan gelen komutu değerlendirir ve cevabını gönderir. Aktif ve pasif tagların “yalnız okuma“ ve “okuma yazma” tipleri vardır.
RFID tagları her tür ürüne gömülebilir yada yapıştırılabilir. Son derece küçük olan bu taglar içinde bilgi barındıran (ürün numarası üretici kodu, üretim tarihi, doz, ilaç adı vb) birer mikro yonga ve yine minik birer antenden oluşurlar. Pasif RFID sistemlerinde bu etiketler yalnızca bir RFID okuyucu tarafından uyarıldıklarında sinyal yayar ve bilgi gönderirler. RFID okuyucular 1-3 metrede etkili bir elektromanyetik alan oluştururlar. Pasif RFID tagları bu etki alanına girdiklerinde elektromanyetik alanın etkisi ile etkinleşir ve sinyal üretirler. Okuyucu bu sinyali alır ve bağlı olduğu bilgisayar sistemine iletir. Örneğin, hastane eczanesinde bulunan bir okuyucu kapıdan çıkan her serum şişesini satın alma ve depo programlarına bildirebilir. Aktif RFID taglarında ise minik birer pil bulunur ve biraz daha pahalı olmalarına karşın pasif taglara göre daha uzak mesafelerden okunabilirler. Yarı-aktif taglar ise üzerlerinde depoladıkları bilgi için bir pil bulundururlar ancak okuma işlemi yine okuyucunun yaydığı elektromanyetik alan yoluyla gerçekleşir.
RFID tag’ları ile barkodlar karşılaştırıldığında RFID tag’ları sürat, daha uzun okuma menzili ve daha güvenilir bir sistem olması ile öne çıkmaktadır. Nesne hareket halinde iken veya tag ile okuyucu arasında engelleyici bir katman olsa bile okuma gerçekleşmektedir. Barkodun aksine tag ile okuyucu arasında görsel temas olmasa da okuma süratli ve kesin bir şekilde sağlanabilmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder